Acil Servis..

Öğleden sonra salonda uzanmış Uykusuz okurken uyumuş kalmışım koltukta, saatin en son 17.30 olduğunu hatırlıyorum. Uyandığımda 19.50'yi gördüm, annem babam ve kardeşim yemekteydi. Babam dünden beri başım ağrıyor diyordu, sofradan kalktı uzandı baş ağrısından ve baş dönmesinden şikayet etti. Şekerini ölçü normal çıktı, bir de tansiyonu deneyelim dedi sonra. Bilekten bağlanan tansiyon ölçme cihazlarından aldık komşudan, iki ölçüm de aynı sonucu vermişti : Büyük 25, küçük 14. Çevresinde tansiyon hastası olan varsa bu değerlerin ne kadar korkutucu olduğunu anlamıştır hemen.

Normalde bir insanın kendinde olması bile sürpriz olur bu durumda. Babam ayakta ve gayet kendindeydi, hastaneye gittik acil servise, serum-dil altı-iğne üçlüsü ile 17'yi gördü tansiyon. Tatsızlık çıkmadan atlatmış olduk. Zaten kendisinde hipertansiyon vardı, çok sürpriz olmadı bu rahatsızlık. Ancak benim kafama takılan bir gün önceki baş ağrısı ile bağlantısı olup olmadığı. Eğer 2 güne yayılmışsa bu tansiyon, bu kadar yüksek değerler ve baş ağrısı şikayeti ile birlikte bildiğim kadarıyla beyin kanaması geçirmemesi büyük şans sanırım. Neyse ki önemli bir sorun olmadı hastanede verilen ilaçlardan sonraki halsizlik dışında.

Hastane ise ayrı bir dünyaydı, okul döneminde İzmir'de bir kaç defa gittim gece acil servise, insanın psikolojisi bozuluyor gelenler karşısında. Marmaris daha sakin olur derken trafik kazası geçiren iki kişi geldi, görüntüyü anlatacak değilim elbette de, babama iğne vurulmasını beklerken bir adım önümde sedyede kırılan bacağı sarmaları da garipti doğrusu.

İlk cümle dikkatimi çekti postu bitirirken : Uykusuz okurken uyumak..