Baba !

Baba denen şey çok garip bir oluşum zira ben bugün olanları anlayabilmiş değilim. Bir kaç gün önce tansiyon problemi olmuştu, ondan bahsetmiştim. E böyle bir sorun çıkınca ve eveki tansiyon cihazı iki senedir bozuk olunca bugünkü hedef Teknosa oldu. Önce internette modellere bakıldı, sonra çıkılıp yerinde incelendi. Ve internet sitesinde bile göremediğimiz modeli, yani en pahalı olanı aldı gidip de. Tamam sağlık herşeyden önemlidir de, ben 200 YTL'lik birşey aldırsam şu an demediğini bırakmaz, "çok para harcıyor, gereksiz harcama yapıyor" olur adım. Ancak kendisi bu parayı hiç düşünmeden aldı, 110 YTL'lik yine aynı markanın(Braun) başka modelini beğendiğimi, işini göreceğini ve abartmamasını söyledim ama "ya bunu sevdim ben" lafıyla susturuldum.

İki gün önce su kaplumbağası için yaptığım 40 liralık harcamaya (akvaryum + yem + filtre) demediğini bırakmadı halbuki.. Hayır hayvanları benden daha çok seviyor evde, bir de bu var...

Bir de Datça'dan yollanan paket olayı var ki o bambaşka oldu bugün. Sabah 09.30'da belirlenen yerde olup Datça'dan gelen otobüsten almamız gerekiyor. Ama babam telefonu açma gereği duymuyor, böylece otobüs Marmaris'i pas geçip yolculuğunu Muğla'ya kadar sürdürüyor. Aynı otobüsün geri dönüşte Marmaris'ten 16.30'da geçeceği biliniyor, gidilip alınıyor paket ve dışarısı 40 derece civarındayken 10 kiloluk paketi ben eve taşıyorum. Sabah o telefon neden açılmaz, saat 16.15 civarı neden koşturarak evden çıkılır otobüse yetişmek için.. Anlamak istemiyorum..

Kısacası bir günüm babam ve su kaplumağalarıyla uğraşmakla geçti.. Neyse ki o koşuşturmanın üstüne akşamım keyifliydi..

Henüz öğleden beri spor haberlerinden ve sporun kendisiyle ilgili şeylerden uzağım, hala bakmadım, bu post bittiği anda başlıyorum göz atmaya.. Bakmadım ya, kesin önemli birşey olmuştur, her zaman olduğu gibi..