14.01.2009

Değişimin Önemi : Galatasaray 91-54 Khimik Yuzhny

Maçın tekrarını öğleden sonra izledim, daha doğrusu son iki periyodu. Gördüğüm şey korkunçtu, rakibi ikiye katlamış hatta daha fazla sayı atmış durumdaydık. 80-35 biten 3. çeyrekten sonra son çeyrekte 90-35'i gördük ki maçtaki en büyük farktı bu. Khimik bizi ilk maçta nasıl çift haneli fark atıp yenmiş anlamadım bu maçı izleyince. 92-39'olan maç 92-49'a 10-0'lık seri ile geldi ki o seri gelmemiş olsa veya son dakikalarda oyundan alınmayıp da boş üçlükleri Gurovic atmış olsaydı rakibi 2'ye katlayıp 50+ farkla bitirebilirdik maçı.. Bir de belirtmek lazım ki Erdem Türetken ve Cüneyt Erden gibi iki çok önemli isim de maçı sayı atamadan tamamladı, en kötü ihtimalle 5'er tane de bu isimler atmış olsa fark 53 sayı olacaktı. Son maçlarda 20 sayının üzerinde ortalama tutturan Hüseyin'in de 3 sayıda kaldığını söylemek lazım.

Avrupaya da tekrar derin bir nefes alıp geri döndük bu maçla. Basketbol maçlarıyla ilgili pek yazmayı tercih etmesem de böylesine özel bir maç hakkında konuşmamak olmazdı.

Murat Özyer gittiğinde ligde mağlubiyetimiz 2 taneydi ki bir tanesi Efes'e karşıydı. Beşiktaş maçı sonrası Murat Özyer'e kapı gösterilmişti. Yerine de Koray Mincinozlu getirildi ki her zaman beğendiğim isimlerden biriydi konu basketbol olunca. Takımın başına geçtiğinden beri oynattığı oyun kusursuz olmasa da herkesi memnun ediyor yavaş yavaş, daha iyiye de gidecektir bu oyun. Umarım tutturduğu ritm sezon sonunda bir veya bir kaç kupa ile sonlanır..

1 yorum:

Emre Yılmaz dedi ki...

Doğru tercihler herzaman başarıyı getirir. Ama Koray Hocanın bu kadar çabuk takıma ısınması ve Fenerbahçe galibiyetinin sadece ara gazı olmadığını göstermesi aldığı sonuçlardan belli umarım devam eder ve şampiyonluğu yaşarız...

  ©Artemio Franchi. Template by Dicas Blogger.

TOPO