TBL 2008/2009 sezonu şampiyonu Efes Pilsen'e tebrikler. Kendi sahasındaki iki maç sonunda 2-0 geriye düşüp 4-2'yle seri kazanmak çoğu takıma nasip olacak bir şey değil.Maçın bittiği saniye yaşanan şeyler de her topluluğa nasip olacak türden değil elbette(!) 12.000 kişinin en az 2.000 tanesi salonu birbirine katıyor sonra çıkıp genelleme yapılmamasından ve olayların münferit olduğundan bahsediliyor. Kusura bakmayın da çocuk değil bu kadar insan, herkes neyin ne olduğunu gördü. "Münferitti bunlar" diye sığ bir savunmanın ardına saklanamaz hiç bir yetkili/yönetici. Şampiyonluğu kazanan takımın soyunma odası basılıyor, oyuncular oraya bile gidip saklanamıyorlar. Basın mensuplarının kafaları yarılıyor atılan bozuk paradan, saha pet şişeden geçilmiyor, yüzlercesi sahaya inip "her zaman her yerde en büyük fener" diye bağırıyor, sonra olay münferit oluyor.
Ali Koç pek beğendiğim bir yönetici değildir öncelikle bunu söyleyeyim. Olayları yatıştırmak için sahaya girmesini takdir ettim, tek tek uzaklaştırmaya çalıştı ortalığı pisleten gereksizleri. İnsan demeye dilimin varmadığı güruhu Efesli oyuncuların üzerinden çekerken 3-4 taraftar Ali Koç'a tepki gösterip itip kaktı kendisini. Kendi yöneticisi yapma diyor ama adam sen karışma diyerek yöneticiyi de tartaklayıp küfür etmeye ve saldırmaya devam ediyor.
Buradan sonrası aynı zekaya ve zihniyete sahip tüm takım taraflarına geliyor : Futbol formalarını kuşanıp parkeleri, salonları kirletmeyin artık, sıktınız, bıktırdınız. Bırakın bu sporu adam gibi seven bizlere kalsın oralar. Yeşil sahaların orta yerine ettiniz, basketbol salonlarına da aynısını yapmayın.
Seri hakkında hiç yazı yazmayıp son maçta şampiyona bir tebrik yazısı yazmak istiyordum sadece ama işin rengi son saniyede değişti. Türk spor tarihinin en kara günlerinden biri yaşandı bugün, bu gecenin böyle sonlanmasında en ufak katkısı olan herkese yazıklar olsun..
17.06.2009
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder