İlkokuldaydım, fazla yetenekli olmamama rağmen sınıfça oynadığımız her maça katılırdım. Eğlenirdim sonuçta futbol oynarken. Sınıflar arası futbol turnuvası var, 3-C olarak önümüze geleni deviriyoruz ve finale çıkıyoruz. Finalde rakip 5-B. Bizden iki yaş kadar büyük olmalarına rağmen bizim sınıfta benim gibi iri kıyım arkadaşlarımız olduğundan küçüklüğümüz o kadar belli olmuyor, bir de bastı bacak Tahir var tutulamıyordu, zamanında Ribery gibiydi.Neyse, final maçı olduğu için bütün okulun bizi izlediği bir saatte yapılmıştı. 3. sınıflar bizi, 5. sınıflar da 5-B'yi destekliyordu. Doğal olarak onların sesi daha gür çıkıyordu ama biz kasıp kavurmuşuz ortalığı, moralimiz de var. 5-B'de bir tedirginlik "ulan 3. sınıfa yenilirsek rezil oluruz" şeklinde. Biz o stresten faydalanıp rahat götürüyoruz maçı, gol ve goller atıyoruz, ben de böyle üzerinize afiyet şov yapiyorum. gol üzerine gol, her golden sonra alkışlıyorlar, bağırıyorlar "os os" diye.
O değil, bizim sınıfın kızları da izliyor, özellikle Nihan da var, hastasıyım hatunun, o da alkışladıkça böyle bir kabarıyorum hindi gibi mübarek.
Neyse maçın sonlarına yaklaşıyoruz, böyle fark olmuş, biz kesin kazandık, vakit öldürüyoruz. 5. sınıflarsa 5-B'den ümidi kesmiş, susmuşlar. Bu arada bir anda bir top kapip, bir gol daha atıyorum, galibiyeti perçinliyoruz adeta. Bu golün üzerine 5. sınıflar başlıyor "os buraya, os buraya" şeklinde beni çağırmaya. Ağır adımlarla artist artist gidiyorum onların olduğu tarafa doğru, bir taraftan da Nihan'ı kesiyorum.
Tam önlerine geldiğimde başlıyorlar:
şımardı yavşak ( şak şak şak şak )
şımardı yavşak ( şak şak şak şak )
Bir an böyle başımdan aşağıya kaynar sular dökülüyor, rezil oluyorum. 3. sınıfların olduğu tarafa bakiyorum, hepsi gülüyor, takım arkadaşlarım zaten yerlerde.
Ulan sınıf arkadaşınızı maymun ettiler orda bir moral verin bir şey yapın, yok.
Nihan'a bakiyorum, gülmekten kıpkırmızı olmuş.
Zaten bu olaydan sonra basketbola sardım.
Hem şımarırım ulan tabi ! 9 yaşında çocuğum ben. Gol atmışım bir de 5. sınıflara, takımımız şampiyon olmuş. Hiç...
Yıllar geçti Facebook sayesinde öğrendim, Nihan evlenmiş, Tahir göbekli ve kel olmuş, Ribery hala bir yerlerden bir yerlere kaçma peşinde.
Sonuç olarak çok etkili bir tezahürattır. Çağırırsın adamı ayağına övecekmiş gibi, sonra başlarsın: "şımardı yavşak"
27.08.2009
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
12 yorum:
başlık kaba olmuş biraz diyecektim de çok masum olduğunu yazıyı okuduktan sonra anladım :) mukemmel :)
yazık ya :) yolarım ben o nihan'ı :D
o değil de, sağ üstte sadece fıratın iletişim şeysileri var, twitter, facebook filan. bi el atın.
bastibacak pire gibi kosan tahirlerden bizde de vardi, her oglen yemeginde 1 butun ekmek yerdi de doymazdi.
guzel aniymis.
dogru dedin onu sinem, ekleyeyim hemen de cemkirmesin arkadaslar :)
........o 5-B'nin forvetinin soyadı Leite'ydi........
IMPOSSIBLE IS NOTHING
Son dönemde okuduğum en iyi yazılardan biri. Os maça çok iyi başladı. :=)
Çok eğlenceli bir anı ve süper bir anlatım, helal...
Bu arada şu şımardı yavşak deyince aklıma bir başka olay geldi. Karşıyaka taraftarının vakti zamanında Manisa'da Manisa'lı futbolcuları çağırıp ''Hepiniz o.çsiniz '' diye tezahürat yapması vardır meşhur. Bu hafta malesef Manisa'da aynı tezahüratı bizim taraftarlarımız da yaptı, utancımdan yerin dibine girdim ve epey bir tepki gösterdim o gruba. Blogda yazmıştım ama bu konuyu görünce yazmasam olmazdı:@
leite :)))
Oha :) hikayeye bak :) Şahane.
Bana da olmuştu bu.
4. sınıfta final maçındaydık ve kaleciydim.
4-B olarak. Rakibimiz 4-C bizden çok üstün bir takımdı. :)
(Zaten, 3. sınıftan 8. sınıfa kadar hiç şampiyon olamadık.
Topu topu A var, biz varız, C var :) )
Neyse ilk yarı müthiş toplar çıkarıyorum.
'En büyük kaleci bizim kaleci' tezahuratı yapıyor bizim sınıfın kızları :)
Ve bir kontra golle öne geçiyoruz 1-0 oluyor.
İkinci yarı bizim yavşaklar şımarıyor :)
4 kontra atak golünden ikisini bacak arası, ikisini de çalım yiyerek, yiyiyorum.
Mehmet - Zola ikilisini geçtim :)
Ve maç 4-1 bitiyor.
Ama hepsi de kaleci ile karşı karşıya ne yapayım yani.
Tabi sınıftakiler dinlemiyor.
Okul çantamı karıştırıp kitaplarımı yere atmışlar.
(Ulan bu kadar salak bir tepki olur mu)
O gün anladım arkadaş.
Ne yaparsan yap, kalecilik yapma!
Hepsini geçtim benim o günlerde platonik aşkım vardı Mürvet. O maçı da izliyordu, bana en büyük kaleci de demişti :)
Kızı şimdi Facebook'tan falan bulmadım da herkes söylüyor kız şey olmuş... Yani nasıl anlatsam, sokak kadını mıdır, hayat kadını mıdır :) Kendisiyle beraber olmayan kalmamış :)
Bu arada ben neden intihar etmiyorum ki :)
Bu kadar boktan anı mı olur :D
:) Ben de sınıf içindeki bir maçta kendi kaleme 2 gol attığım gün evde bir boy abdesti alıp ertesi gün rövanşta coşmuştum kaptan çıktığım maçı 7 farklı mı ne almıştık 12-5 ya da 12-7 gibi bir skordu hatırlamıyorum :)
Facebook'ta ilkokul aşkını hiç aramayacaksın zaten, kesin hayal kırıklığıyla sonuçlanıyor.
yorumlar mukemmel ama hıc bu kadar gulmemıstım :D
Süper yazı :)
Yorum Gönder