Maçın adamına ayrı bir parantez açmak istedim. Zira çoğu kişi kendisini neden maç yazısında görmezden geldiğimi sorgulamıştır, gelen ilk yorumlarda da olduğu gibi. Önceki maçın yazısında farklı bir şey yapıp kötü bir eleştiri yapacak gibi girmiştim, sonunda da bunu kasten yapıp gelecek tepkileri ölçtüğümü söylemiştim. O gün inanmayanlar oldu "tepki gelince değiştirdin şov yaptın" diye çirkin hakaretler edenler, sizin burada göremediğiniz ağır hakaretler ve küfürler içeren yorumlar bile atıldı. Bugün de Santos'u unuttu, istek geldi de yazdı, iyi oynayınca görmezden geliyor kötü oynayınca sıralıyor diye yorum kısmına yazmadan küfür edip geçenler de olmuştur, bilemem. Tek demek istediğim, maç yazısını daha bitirmemişken Oğuz(os)'a söyledim Santos'u ayrı bir posta bırakacağımı. Şimdi de onu yapıyorum, önceki gibi haksız yere şahsıma ve çevremdekilere hakaret edilmesin "isimsiz" yapılan yorumlarla.
Gelelim Santos'a. İlk ayak bastığı günden bugüne kendisini beğenmiyordum, kabul ediyorum. Tek maçtan sonra bağrıma basıp göklere çıkarmayacağımı da açık açık söylemeliyim bu arada. Tüm olumsuz düşüncelerime ve fikirlerime rağmen belki de Barcelona'da bile göremediğimiz kadar iyi oynayan Giovani Dos Santos'u ayakta alkışlardım bugün tribünde olsam. TV başındayken "Helal olsun!" diye arkadaşlarla konuşmaktan ileri gidemiyorsun, ayağa kalkıp televizyonu alkışlayan bir adam görüntüsü hoş olmaz takdir edersiniz ki. Neyse Kasımpaşa maçının parlayan adamı hakkında diyeceğimi deyip daha fazla uzatmayayım : Bu adam 2-3 maçında bunun kadar değil bunun yarısı kadar aynı hızlı tempoda oynasın tükürdüğümü yalayıp özür dilemekten çekinmem. 1 hafta öncesiyle arada gece ile gündüz kadar fark yaratan bir adamı aynı ritmi tutturduğu takdirde bir daha eleştirmem zor olur. Bu maç için tebrikler Dos Santos, umarım tek maçla kalmaz bu güzel oyun.
Yalnız tek bir derdim var, bu kadar çok kaleyi düşüneceğine ceza sahası içerisinde biraz daha sağı solu görse 4-5 tane asist yapmış olacaktı bugün. İşte o zaman iyice efsanevi bir performans izlerdik. Gerçi son dakikalarda Jo da sağına çıkarıp kendisinin boş kaleye gol atmasını sağlayabilirdi, o da olmadı. Bu maçın heyecanı olsun bunlar. Şahsım adına önümüzdeki maç ayrı bir merak konusu olacak Giovani Dos Santos'un bu oyunundan sonra. Bekleyelim, görelim.. Bu kadar sert ve umutsuz şekilde eleştirdiğim bir isim konusunda ilk kez yanılacak mıyım bakalım göreceğiz..
1.03.2010
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
17 yorum:
Daha dur, Galatasaray öyle bir hale sokacak ki seni " Her yerinden öpüyorum Leo Franco" diyeceksin :))
zooey deschanel isimli ulasılamaz guzellik ile beni evlendirse bile leo hakkında iyi konusmam.. bu adamın galatasaray'a en buyuk katkısı cekip gitmek olacak..
santos boyle oynamaya devam etsin formasını bile alırım da bana leo demeyin..
Futbolu PES gibi düşünüp her transferin sahaya ilk ayak bastığı andan itibaren Messi, Essien ya da Cannavaro ayarında oynamasını beklemenin sonuçları bunlar hep. Lucas Neill 2-1'lik Antalya maçından sonra yılın balonu ilan edilmişti senin tarafından. Beşiktaş maçından sonra da en faydalı transfer oluverdi birden. Elano için senin deüşüncelerini bilmesem de 1-2 ay öncesine kadar söylenenler ortada. Yeni ülkeye mi gelmiş, farklı bir futbol kültürüne mi alışmaya çalışıyor, son 1-1.5 yıldır doğrudüzgün 90 dakika oynamamış mı önemli değil. Playstation ya bu dış faktörler önemsiz. 2010 Dünya Kupası'nın yıldız adaylarından biri olarak gösterilen bu adam kötü futbolcu mudur yoksa şu ana kadar alışma sürecinde yetersiz bir performans mı gösteriyordur bunu doğru anlamak lazım.
Ha bir de bu kadar sert ve umutsuz şekilde eleştirip yanıldığın en az bir futbolcu daha var. Kendisi 55 numaralı formayı giymekte olup sağ bek pozisyonunda oynamaktadır.
Blog okularına yardımcı olması açısından: ekşi sözlükte başlık bölümüne sabri sarıoğlu/@frtslck yazıp getire basmanız yeterli olacaktır.
@legolas,
futbolu pes gibi dusundugumu iddia ediyorsan bir daha cevap vermem sana.. futbolu tırt bir bilgisayar oyunu kadar basite indirgeyecek kadar kus beyinli degilim, o konuda anlasalım evvela.. beyni bu kadarına elverip de futbolu pes-fifa ayarında yorumlayan insanlar varsa onlara anlat yorumunun o kısmını..
55 numara konusunda dediklerimin arkasındayım, girdigim her entrynin de tek tek hesabını veririm, yazdıgım her harfe sahip cıkarım o konuda.. sabri sarıoglu rijkaard gibi bir adama denk gelmese su an gaziantep veya ankaragucu gibi bir takımda kadroya girme telasındaydı, bugun sabri'yi nasıl alkıslıyorsam bu gorusumun de o kadar arkasındayım..
http://artemiofranchi.blogspot.com/2010/02/jo-gitti-mac-bitti-antalyaspor-2-1.html
bu yazıda neill'a "balon" dedigim iddia ediliyorsa tekrar okunsun..
benim iddia ettigim neill'dan yeni bir popescu yaratılamayacagı.. cok ovdugum maclardan sonra bile bunu rahatlıkla soyluyorum, popescu olacak bu diye neill'e umit baglanmasın.. neill'ın ileriye attıgı uzun topları mehmet topal da atıyor, caner de atıyor, kısmetse sabri de atacak.. savunma konusunda su an emre gungor ile takımın en iyisi, o konuda bir sey soylemem kendisine.. evet ilk baska kotuydu, acımadan elestirdim, ancak santos gibi hic bir ise yaramayacagını iddia etmedim goruldugu gibi..
"x yere bilmemne yazın da sunun zamanında ne dedigini gorun" demek de sov yapmaktır benim gozumde.. bilen adam sabri'den nefret ettigimi biliyor.. daha bu sezon "kimsin sen 55" diye mac yazısı yazıp kendisini yerden yere carpmıslıgım bile var, ben bunları inkar etmiyorum ki ?
soyledigi seyi inkar edip de zamanında dedigi lafın ardında duramayan adamlar arıyorsanız yeriniz burası degil, televizyondaki "turkiye'nin en iyi yorumcusu" diye sisirilen kisiliklerle ilgilenin bir zahmet..
"ben santos'a kotu demedim, ben neill'a kotu demedim, ben sabri'ye kotu demedim" diye her seyi inkar edip yuzsuz yuzsuz, utanmadan o dediklerimi hic soylenmemis varsayıp da yorumlar mı yaptım ? hayır!
o zaman fazla sacmalamamak lazım bazı konularda..
acik konusmak gerekirse boyle biseyi beklemiyordum, surpriz oldu bana. zamaninda messi'den fazla oncelik taninan bu arkadas, nasil olduysa barcelona'dan ipswich town'a kadar dustu. gelisimini hepimiz biliyoruz artik, adiyla ters orantili oldu.
ama bugun izledigim performans, evde konusuldugu uzere, buradan da soylemeliyim ki, "basima bir is gelmeyecekse barcelona'daki ronaldinho'yu izledik". o hiz, o fuleli kosular, pas trafiginin daha duzenli olmasi, kendine guveninin tekrar yerine oturmasi, kisacasi adam gibi oynadi diyebiliriz de.
her mac boyle oynasin, kewell'in yoruldugu anlarda oyuna dalip "noluyo laaaan" naralari atsin, costursun bizleri ister deli gonul..
fenerbahceliler alinmasin ama sartlar boyle giderse 27. haftada ali sami yen'de +18 goruntuler de yasanabilir.. daha bunun baros'u, elano'su, kewell'i var. form tutan jo, yine ayni sekilde performansini gittikce yukselten gio..
kaledeki curuk yumurta bile duzeliyor, daha ne olsun.. sezon basindaki fragmandi, asil eglence simdi basliyor.!
Santos'un şu anda ortaya koyduklarından ziyade ortaya koyabilecekleri yani potansiyeli çok yüksek bir oyuncu. Ligde kalan maçlarda maç 0-0 iken bu kadar boş alan ulamadığında yada ligin kasap kesicilerine karşı ne yapacağıda önemli ama bu gün potansiyelinde bir bukle gösterdi devamınıda heyecanla bekliyorum kendi adıma.
Eleştirmek konusunda çok büyük yanılgıya düşüyor Türkiye'de insanlar. Yanlış kriterler koydukları için eleştirileri de anlamsız oluyor. Her blogda, her yorumda bunu anlatmaya çalışıyorum ısrarla.
Giovani önceki maçlarda da çok farklı değildi aslında. Sürekli pas verdiği, topu sürmediği için eleştiriliyordu. Adamın Barcelona'da oynarken kazandığı bazı şeyler var. Nedir peki bunlar? Tek pas, hızlı futbol ve takım oyunu. Bunları becermesi konusunda bir sorun yok zaten. Bu maçta aldığı topları hızla ileriye taşıdı, gol pozisyonlarına soktu takımı. Daha önce de vardı bu yeteneği ama pas verilmiyordu, topla buluşamıyordu. Arda bu maçta bile birkaç kere gözünün içine baka baka boş pozisyondaki Gio'ya atmadı pası, geriye döndü. Bu şartlar altında sen bu adamdan nasıl bir performans bekleyebilirdin ki?
Son pozisyonlarda çok şut çekti demişsin, ben tam aksini düşünüyorum. 15 veya 20. dakika civarı Kasımpaşa'lı oyuncuya bir vücut çalımı atıp Jo'ya bomboş pozisyonda bir pas çıkardı, savunmadan bir oyuncu son anda kornere çeldi. Başka birisi olsa eminim 100% şut çekerdi o pozisyonda, Gio'nun farkı burada işte. Şut çektiği pozisyonlarda bile topu en uç noktaya kadar sürdü, boşa çıkacak bir adam bekledi. Artık kimsenin pas almayacağına emin olduğu durumlarda şut çekti sadece, bu kadar emin konuşuyorum çünkü neden şut çekmediğini merak edip özellikle takip ettim pozisyonları. Bir de bunların dışında savunmaya gerçekten çok yardımcı oldu, pres yaptı sürekli.
Nitekim Giovani daha önce ne kötü oyuncuydu, ne de şimdi yıldız oldu. Bu adam potansiyel bir Ronaldinho, Galatasaray böyle bir şansı bulmuşken bu oyuncuyu almalıydı, ve aldı da. O yüzden eleştirmenin pek bir anlamı yok, yönetim stratejisidir bu. Gereklilik bu transferde ön koşul değildi, bu transferi gerçekleştiren şey "fırsat" idi.
"Şahsım adına önümüzdeki maç ayrı bir merak konusu olacak "
bu kadar dert edinmemelisin olabilir elestirmiş olabilirsin bir adamı fakat dün itibariyle formunu buldugunu gösterdi devamıda gelicektir inş
fakat bu blogların genel sorunu olan kişisel masturbasyon hali nedir hic anlayamıyorum
nie dikkatle takip ediyorsun kötü oldumu "ben demiştim 31 " i içinmi
AŞIN ARTIK BUNLARI!
Bu arada şöyle bir şey gelmişti geçen gün aklıma, günlük sonuçlara endeksli yorumlar hakkında iyi bir fikir verir sanırım.
28.10.2009 - Bucaspor maçı sonrası - Elano Out Linderoth In !
27.11.2009 - Bursaspor maçı sonrası - Elano Oynayacak !
Bunlar ne diyen arkadaşlara da söyleyelim, franchi'nin maç yorumlarında kullandığı başlıklar. Yarın "Giovani go home ! Emre nerede?" diye bir başlık okursak diye söyledim. Eleştiri diyelim.
@erdem karakuş,
keske acık yakaladıgını dusunup baslıklar uzerinden saldırırken yazıların kime ait oldugunu da kontrol etseydin..
elano oynayacak diyen demir, out diyen benim..
ayrıca takımda su an linderoth diye biri yok.. onu da goz ardı etmemek gerek..
@fatih,
ne masturbasyonundan bahsediyorsun ? kendi kendine yanlıs anladıgın bir cumle icin beni neden sucluyorsun ?
benim amacım kotu oynasa da hemen karalama baslatsam degil.. merak ediyorum ya iste, iyi mi kotu mu olacak, bu formunu surdurecek mi..
neyini asayım bunun ?
once karsıdakinin fikrini dogru anla, sonra elestir.. kotu oynasa da ustune yuklensem diye derdim yok..
yahu azıcık akıl mantık calıstırın, adam eskisehir macında kotu oynayınca saldırıp hemen agır elestiriye baslayacak olsam bu postu neden atayım ?
~
bu yazacagım da genele bir cevaptır :
dos santos iyi oynayınca hakkında olumlu yazı yazmam neden bu kadar dokunuyor ?
ısrarla kotu dememe ragmen adam bana agzımın payını vermis.. cıkıp ne yapayım ? bazı yorumcu eskileri veya "en iyi yorumcu" sıfatına sahip tv tipleri gibi dedigim lafı carpıtıp "ben kotu dememistim" mi diyeyim yoksa muhtesem kasımpasa macına ragmen "o kadar da iyi degildi" diye aptalca bir fikir mi sunayım ?
su santos konusunda bazen oyle yorumlar geliyor ki alenen "neden doneklik yapmadın" diye sorgulanıyor..
"dogruları soyleyip adam bana sagadaki oyunuyla agzımın payını verdi" diyebilmek midir dogru olan yoksa "ben kotu dememistim / bu macı bence iyi oynamadı yine kotuydu" gibisinden dansoz gibi cumleler kurmak mı ?
yalan dolan olanı, yanlıs olanı yapmayıp dogru olanı yaptım diye elestirilecegimi hic dusunmezdim..
Kusura bakma ama küfür edenleri bir kenara koyacak olursak eleştiriye hiç de açık değilsin.
sen nasıl futbolcuları eleştiriyor ve bu düşünceni insanlarla paylaşıyorsan; seni okuyan insanların da sende gördükleri eksiklikleri eleştirmesi seni kızdırmamalı. Üstelik memnun olmalısın. İnsan kendi hatasını kolay göremez. Dışarıdan daha net görünür. Hatalarını düzeltmek için seni okuyanlar tarafından yapılmış tatlı uyarılar olarak algılamalı ve düzeltmeye çalışmalısın.
Şebnem.
Not: gördüğün gibi hala okuyorum.
elestiri ayrı sey, laf sokmak hakaret etmek ayrı sey..
elestiriye acık olmayan adam ya yorumları kapatır, ya da gelen yorumları okur siler ve kendini pohpohlayanları onaylar sadece..
bu tip yorumlar yapıp karsılıklı bunu tartısabiliyor olmak zaten senin bu yorumunda savundugun seyi curutmek icin yeterli bir sebep..
neyse uzamasın daha da.. buna bir cevap gelecek, ben cevap verecegim ustune, oyle oyle surecek 7-8 tane yorumla.. postun icerigini tartısmaya devam edelim..
yanlıs anladım sanırım kusura bakma ama cok positif bir algı degil gibi geldi
gerci bendeki de salaklık niye kötü olsun isteyesin ki
ben çoğu blogda sıklıkla görüdügüm bir megaloman tavıra yordum sanki ama kişisel degildi geneli ifade ettim
cok ufak seyler bunlar tartısmaya bile degmez anlamsız geldi yorumumu tekrar okunca
selamlar
Dos Santos'u ilk oynadığı maçlardaki performanslarından dolayı ben de çok eleştirdim.Çünkü hiçbir ışık vermiyordu.Sorumluluktan kaçarak oynuyordu.Biz de beklemiyoruz tabi hemen alsın sazı eline şov yapsın , çılgın atsın ama en azından önü boşken driplinge kalkmayıp geri pas yapıyordu ilk maçlarda.Eleştirilerim bundan dolayıydı.Bu maçta özgüven kazanmış bir görüntüsü vardı.Umarım devam eder böyle.
Bu performans Kasımpaşa'nın oyununa da bağlı aslen.Çok boş alan buldu ve bu alanları çok iyi kullandı.Şimdi asıl merak konusu haftaya Eskişehir maçında ne yapacağı bence?Eskişehir deplasmanı gerçekten önemli bir deplasman ve Kasımpaşa gibi önce çıkarak oynamayacak Eskişehir.Dos Santos için tam bir test maçı olacak.Umarım o testi de geçer.
Franchi'ye Dos Santos'a balon dediğinde bende katılmıştım ona , hatta bir kaç platformda da dile getirmiştim bunu.Ama kendime açımdan konuşayım maçı izlerken "dos santos aman kötü oynasın da yanılmayalım" diye düşünmüyorum.Önemli olan Galatasaray'ın başarısı.Dos Santos oynasın böyle yerim ben laflarımı , sorun değil.
Şu pas vermeme olayında bir şeyi fark ettim. Daha önce ilk ayrıda takım Elano'ya pas vermiyor ve yabancı oyuncuya ayrımcılık yapıyor diye mu şüpheliniyordum ama bence artık durum farklı.
Takımın güvenini kazanan formda oyunculara pas vermeyi önceliği var takımın önemli pasörlerinde sanırım. Çünkü ligin ikinci yarısı ile beraber Elano orta üçlünün tartışmasız lideri olmuş durumda ve hem pas almada hemde pas vermede bir sorun yaşamıyor.
Demem o ki Dos Santos'ta takıma kendini gösterdikçe pas almaya başlayacaktır. Özellikle dikine bu kadar hızlı ve yıkılmadan dripling yapabildiği sürece pas almaya başlama süreci oldukça kısalacaktır.
Franchi, en azindan artik Dos Santosun torpilli oldugunu dusunmuyorsundur umarim. Keske 9 yabanci hakkimiz olsaydi, Nonda da sezon sonuna kadar kalsaydi gonul isterdi ama olmadi. Insallah boyle oynamaya devam eder de, bu ucuza yildiz oyuncu firsatini kullanir bonservisini aliriz. Seneye muhtemelen Arda gider, Gio ve belki Jo alinir, belki bir de Caner. Emre Colak da katilir onlara, zamaninda kadromuzda iki solak vardi simdi ayni anda oynayabilecek son derece hizli 3 solak hatta belki 4 oyuncumuz olacak. Sadece bu durum bile takimimizi oldukca ters ve tehlikeli bir takim yapar.
Aslinda benim senin ilk yazina yaptigim yorumda belirttigim sey de buydu. Hakli ciktim bak gordun mu demek icin soylemiyorum, ama Gio ile Caner arasindaki potansiyel farki ortaya cikti sanirim. Ki Gio sagda ve ortada oynayinca dokturdu -yani aslinda oranin alternatifi-, solda hala iyi oynayacagini dusunmuyorum. Bolca pozisyon degistiren, cok hizli bir takim olduk. Yani IBB deki Iskenderin hizini al, Tellonun teknigiyle topla, ustune de Barcelona altyapisi ekle. Ben de normalde bu tip adamlari (Sercan, Saviola, Owen, Robinho tarzi) sevmem. Yaslandikca da fiyat ve performans olarak duseceklerini dusunurum hep. Ama bu cocuk bizim formayi giydigi icin mi ne, kaynim kaynadi serefsize.
Ki ben aslinda duz futbolcudan yanayim. Bir Linderothun oyun gorusunu Lincolnun calimlarina degismem asla, ama boyle sahane top surmeyi, ne zaman top surup ne zaman pas verecegini bilen bir futbolcumuz olunca da tadindan yenmiyor. Bak mesela Keitanin da hep bos yere zorladigini, basit oynamadigini, cok top kaptirdigini, pas veremedigini, hatta pasin siddetini bile ayarlayamayacak kadar altyapisi olmadigini dusunurum. Tabi benim dusuncemi kim sallar. Adam sahane goller atiyor. Guzel oynadikca fikrim cok degismiyor. Benim gozumde teknik oldugunu kanitlamasi icin, her mac topa boyle vurmasi lazim belki, her mac siddetini ayarlayabildigi ara pasi atmasi lazim. Ama onun da cok ayri ozellikleri var kimsede birarada bulunmayan. Yani aslinda senin durumunu bir nebze anliyorum. Sanirim bu da onyargi oluyor. Asilmasi kolay olmuyor bazen, ama bizim de gorevimiz sana laf atmak degil, onun yerine farkli bakis acilarindan yaklasip GSin konusuldugu guzel bir tartisma ortami yaratmak.
Sonuc olarak, fikrin biraz olsun degistiyse ne mutlu. Cunku bu cocugun sadece 4 aylik degil, 3-4 senelik olmasini istiyorum. Tabi onunla ve Rijkaardla birlikte de GSmizin bir Lyon gibi, bir Porto gibi bir ekol olmasini sabretmemiz gerekiyor bence. Yoksa Nondayi verdik yerine forvet almadik diye Avrupa'dan elenmemiz cok onemli degil. Onun yerine, Emrenin zamaninda oldugundan daha teknik, daha hizli ve daha potansiyelli bir oyuncumuz var, ya da 4 milyona olacak -adamlar Sercan icin 10 milyon fiyat cekerken hem de-.
Neyse uzun oldu, umarim dusuncemi anlatabilmisimdir, her zamanki gibi dersten veya isten sikilinca sayfaniza ugramaya devam edicem. Saglicakla kalin..
Adamın kumaşsal değil formsal sorunları mevcut olduğu aşikar idi lakin çok bilindik bir hataya düşülmüş gibi gene. Rakibin oyunu futbolcunun oyununu etkiler ve kasımpaşanın sergilediği oyun tarzı santos beyimizi formsal olarak zıplamış gösterdi haliyle. Kendisi kaliteli topçudur ayrı konu ama biraz sabretmekte yarar var hem övmek için hem sövmek için.
Yorum Gönder