Ligin son maçında, kendi sahamızda birazcık iyi bir oyun umudumuz vardı. Boşa umutlanmışız, bizim bitirmediğimiz sezonu oyuncular çoktan bitirmiş, Rijkaard bitirmiş, tribün bitirmiş. Son maçta takımı her şeye rağmen alkışlamak varken kahrolup, üzülüp de sezonu noktalamak olmamalıydı.
Maçın ilk yarısı hakkındaki bilgim özetlerle sınırlı. 19.00-20.00 arası halı saha maçım olduğu için ikinci yarıya yetişebildim. İzlemesem de bir kaybım olmayacakmış onu anladım. Boşuna o yorgunlukla 45 dakika sandalyede oturup maç izlemeyle uğraştım. Gördüğüm kadarıyla ilk yarıda bir kaç tane kolay gol pozisyonu olmuş. İkinci yarıda ise beni yerimden hoplatacak gol geliyor dedirtecek en ufak olay yoktu. Bitmiş sezonun bitmiş maçını konuşmak istemiyorum ben, kusura bakmayın. Futbolcular son 2 maçı zihinsel anlamda çoktan oynamışlar, onlar fiziksel olarak da sahada olsaydı biz de güzel şeyler yazardık belki. Antalyaspor hakkında bir kelam edip Emre Çolak'a geçeceğim.
Antalyaspor gibi ligin açık ara en itici oyuncularını barındıran takım için "futbol" içerikli konuşmak istemiyorum. Ömer Çatkıç gibi bir ismin formasını giydiği takım hakkında yazacak çok bir şeyim olamaz. Futbol adam gibi adamlarla güzel, çirkefliğin alemi yok. Camia olarak Antalyaspor'u severim ancak son 2 senede öyle bir kadro kurdular ki akıllara zarar.
Emre Çolak bu takımda bu maçta 90 dakika oynamıyorsa ben itiraz ederim, çıldırırım arkadaş. Mustafa Sarp kenardayken tabela kalktığında kenara gelen ismin Emre Çolak olduğunu görmek ufak çaplı bir şok yaşattı. Barış Özbek sahada amaçsızca dolaşırken, kendi arkadaşının başka bir arkadaşına attığı ara pası kesip topla 10 metre koşup geri dönerken, bir tane bile isabetli pas atamazken izleyen herkesin umutla baktığı Emre Çolak kenara alınamaz. Alınmamalı, alınmasa daha iyi olur demiyorum bakın, alınamaz. Böyle bir dünya yok, böyle bir ülke yok, böyle bir futbol yok. Barış denen cisim sahadayken Emre kenara gelemez arkadaş. Gelmeyecek. Getirilmeyecek. Sivas maçından sonra cezası biter bitmez şıp diye ilk 11'e konuyor Barış Özbek, oysa ki o cezadan sonra sözleşme Ali Sami Yen'in orta yerinde yırtılmalıydı yönetim tarafından. Ben son 2 maçta Emre Çolak'ı izlemek istiyordum, milyonlarca taraftar da bunu bekliyor. Sezonun noktalandığı, amacın kalmadığı 2 haftada Barış'ı Emre Çolak'a tercih etmek ayıptır.
Şöyle bir bakıyorum sahaya, Emre Çolak şu takımın yapmak istediğini yani "total futbol" denen sistemi en iyi anlayan adam. Pasını veriyor, boşluğa gidiyor, olumlu iş yapabileceği bir alana gidiyor. İşte kendisi için Arda'ya oranla çok daha büyük ümit beslememin sebebi de bu. Arda bunları düzenli olarak yapamıyor, 3-5 maçta yapıyor bir senede. İyi hatta çok iyi bir oyuncu ama Emre ile kıyaslarsak oyun zekası anlamında geri kalıyor. Arda bu sene satılır mı bilmiyorum ancak satılmasını fazlasıyla destekliyorum, istiyorum. İstiyorum ki Emre Çolak'a fırsat doğsun. Bu sene 10 dakika oynarken seneye 60-70 dakika oynasın. Bu yaz biraz güçlenebilirse Arda'nın yıllar evvel yaptığı çıkışın daha iyisini yapabilecek düzeyde kendisi.
Hiç olmazsa son maçta 90 dakika Emre'yi izleyelim. Bir şeyleri kaybedeceğiz bu sene sonu o belli oldu, en azından Emre'mizi kazanalım, olmaz mı?
8.05.2010
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
10 yorum:
Emre konusuna katılmakla beraber son maç sadece Emre'yi değil Ufuk'u da 90 dakika izlemek istiyorum ama lig 4.lüğü riskiyle daha ciddi bir 11'le çıkacağımızı düşünüyorum.
emre çolak hakkındaki görüşlerine katılıyorum. Emre Çolak görev verilse, kendine yeterli şans tanınsa Arda'dan daha yetenekli olduğunu kanıtlayacak düzeyde bir oyuncu. Gerçekten çok yetenekli. Bana sorarsanız C.Ronaldo mu Messi mi en iyi oyuncu diye ? düşünmeden Iniesta derim. Emre Çolak'ta Galatasaray'ın Iniesta'sı olmalı, olur da !!!
Emre Çolak'ı görmek istiyoruz tabii ki.Yetenekli oyuncu.U19 maçlarında gördük ki takımın beyni,yıldızı.Top ayağına gelince belli oluyor.Necip falan her topta O'nu arıyorlar.Yeter ki güven verilsin. Sene başından beri 11'de oynasaydı, takım en kötü yine 3. olmazmıydı? Ama biz bir yıldız kazanırdık.Şimdi bir hayal kırıklığımız daha oldu.
Umarım yapılacak değişiklikte arada kaybolmaz.Ben alt yapıdan oyuncu istiyorum transfer istemiyorum.
Emre Çolak, Allah vergisi yetenekleri düşünülürse bir Iniesta adayıdır doğru ama Iniesta'nın tek olayı yetenek değildir. Taktik ve oyun zekası açısından da üst düzeyde bir adamdır, ki bunlar Allah vergisi değil çalışmanın sonucudur. O yüzden de potansiyeline rağmen Emre, Iniesta olamaz, olamayacak.
Birincisi, Emre böyle bir rolde görmüyor bence kendini. İzlediğim son iki maçından çıkardığım bu. (Antalya ve A2 Fenerbahçe) Hala klasik çift forvet arkası 10 numara oynamayı marifet sayıyor, örnek aldığı abisi gibi.
İkincisi, Rijkaard'ın da böyle bir misyon edindiğini sanmıyorum kendine. Bir oyuncunun bile kişisel gelişimi açısından bir adım ileri gittiğini söylemek zor 10 ayda. Emre'yi gelecekte Iniesta gibi kullanmak için bir saat bile harcadığını sanmıyorum. Böyle bir derdi yok gibi sanki.
http://doksanartiuc.blogspot.com/
emre ve ufuk tam anlamıyla kendilerini göstermeli ve performanslarını sergilemelidir bakalım nasıllar
Emre çolak 3 gün önce pafla maça çıkmış, bu tempoyu kaldıracak gücü olmayabilir. Rij'de buna göre hareket etmiştir.
kesinlikle katılıyorum ve bu tercihlere bir anlam veremiyorum. bir uğur uçar'ımız vardı mesela küçük kaptanımız o da yok ortalıklarda. ya da bir berkin 18'e alınamaz mıydı oynatmayacağı Servet'in yerine.. yerliler yetersiz yolluyoruz yabancıları yolluyoruz gençler de yetersiz ve yeterli transfer fonu ve alınabilecek kaliteli yerli oyuncu da yok. açıkcası önümüzdeki sezon nasıl bir takımın bizi beklediğini merak ediyorum..
@90+3,
sart mı peki bir "iniesta gibi" sahibi olmamız.. "emre" sahibi olalım, biz "x gibi" "y gibi" olmasın, o da sadece emre olsun 15 sene sonra konusuldugunda..
Emre nin o çok övdüğümüz arda dan eksiği yok aksine uzaktan güzel vuruşlar yapabilmesinden dolayı artısı bile var daha fazla süre verilmesi konusuna tamamiyle katılıyorum.ancak sadece Emre değil a2 takımdaki birçok isme de şans verilmeli.şu maça bazı isimlerin yerine a2 takımdan oyuncularla çıkılsaydı daha güzel oynayacaklarını düşünüyorum.hiç değilse onların kendilerini göstermek için hırsları var...
Aynen katılıyorum üstad. Senelerdir "gibi" olmaya çalıştığımız için olmuyor bir şeyler. Ancak, "gibi" olmayalım demek onların ne yaptığını bilmemek/öğrenmemek değil. Benim itirazım buna zaten. Barca gibi 4-3-3 oynamaya çalışıyoruz. İlk 4 ile son 3'te idare ediyoruz ama ortadaki 3 milli felaket.
Emre Çolak bu bölgede çözüm olabilir, en azından çözümün bir parçası olabilir. Ancak, Antalya ve A2 Fenerbahçe maçlarında gördüğüm kadarı ile Emre 4-3-3'ün hiç bir yerine koyamayacağınız klasik 10 numara tarzında top oynamaya çalışıyor, aynı Arda gibi.
Özellikle büyük turnuvalarda yapılan "heat map" olayı var. Keşke imkan olsa da Iniesta ile Arda ya da Emre Çolak'ın heat maplerini karşılaştırabilsek.
Iniesta'dan bahsetme sebebim bu. Barca gibi 4-3-3 oynayacaksanız, onların ortadaki üçündeki adamların ne yaptığını/yapmadığını iyi değerlendirmeniz gerekir. Kopyası olun, onun gibi yapın demek değil bu kesinlikle, ama onların ne yaptığı öğrenmeniz gerek mutlaka.
O oyun şablonunu, o adamın oynadığı oyunu anlamadan çıkıp kendi solo performansınız ile bir yere gelemezsiniz.
Allah vergisi yetenekleri var Emre'nin, yarım devre izlediğiniz bir maçında bile belli ediyor ama klasik Türk futbolcusu mantığı ile sadece bunun üzerinden gitmemeli Emre. Klasik, forvet arkası 10 numara olarak kaybolup gidecek bence. Ama bir MC olmaya adapte olabilirse, işte o zaman 15 sene sonra bahsedebileceğimiz bir Emre olur bence.
http://doksanartiuc.blogspot.com/
Yorum Gönder