Kupa İle İlgili En Büyük Yanılgı

Son finalden çıktım, resmen tatilimi başlatıp Bornova ve Konak'ta bir iki ufak işimi de halledip hemen eve döndüm akşamki Marmaris yolculuğum öncesi valizimi tüm eşyalarımı hazırlayıp Güney Afrika-Meksika maçını beklemeye başlayayım diye. Bornova'dan metroya bindiğimde iki kişi elinde hangisi olduğunu göremediğim bir gazetenin iddaa eki eşliğinde tartışıyorlar. Laf şu:

- "Ya abi Meksika kesin yenilir, Afrika sıcak memleket, baksana İzmir bile 40 dereceye dayandı oralar kim bilir nasıldır."

Ciddi bir araştırma yapmaya gerek yok, lisede birazcık coğrafya görmüş olmak yetiyor. Hatta ekvator çizgisinden sonra bize göre aşağıya gittikçe iklimin bizdekiyle ters ilerlediğini bilmek için uzman olmaya da gerek yok.

Bir yanılgıdır gidiyor, Afrika çok sıcak olacak, Afrika boğucu olacak, Afrika ülkeleri sıcak iklimden dolayı avantajlı olacak... Sanıyorlar ki her yer Kuzey Afrika gibi çöl ve bizimle aynı iklim kuşağında, alakası yok.

Oysa ki eklediğim tabelada yani Cape Town'ın sıcaklık-yağış grafiğinde görüldüğü üzere Haziran ayında Güney Afrika yılın en düşük ikinci sıcaklık ortalamasına sahip. En yüksek sıcaklık 18 dereceyken, en düşük de 8 derece. Yani maç saatlerinde gündüz 15-16, akşam da 10-11 derece bir sıcaklık bekliyor bizleri. Futbol oynamak için olabilecek en uygun, en güzel ortam.

Kupanın son 11 gününü yaşayacağımız Temmuz ayı da ülkenin en soğuk dönemi anlamına geliyor. En yüksek sıcaklık Haziran ayına göre 1 derece daha düşüyor ortalama olarak. En düşük sıcaklık ise 8 derece civarında sabit kalıyor hep bizim için yaz anlamına gelen aylarda(Haz-Tem-Ağu).

TRT spikerleri de kupa öncesi yayında sık sık bahsetti bundan, öğrenmeyen kalmamıştır ama bir kere daha tekrar etmiş olduk bu iklim meselesini.