Akşamın geceye dönmeye başladığı vakitlerde sözlükleri kurcalıyorum Fiorentinalı oyuncular hakkında ne yazılmış diye. Galatasaray Sözlük'te Mehmet Topal'a benzetilmiş Montolivo -ki yanlış bir benzetme olduğunu açıkladım zaten yazıda- ve devamında da Topal'ın yerini doldurur denmiş. Bu yanlış düşünceler üzerine çok yakından tanıdığım, sezon boyu Arda kadar izlediğim bu adamı yazmak istedim haklı olarak. Şapkadan tavşan yerine Montolivo çıktı gece vakti ve hoş bir yazı oldu.
Yazının ilk kısmı entrylere cevap niteliğinde olup, biraz da o entrylere sitem içerdiğinden ötürü bu adam neye çemkirmiş dememeniz adına iki entrynin linkini vererek başlıyorum:
- http://www.rerererarara.net/sozluk.php?id=139777
- http://www.rerererarara.net/sozluk.php?id=386923
Mehmet Topal'ın yerini doldurabileceğinin düşünülmesi komedi filmlerine konu olsa bile komik olamayacak olan oyuncu. Tanımdan yırttıktan sonra Galatasaray'dan sonraki ikinci takımım Fiorentina'nın kaptanı ile ilgili bir şeyler karalamak gerek.
Öncelikle sözlükte belirtildiği üzere Mehmet Topal ile hicbir alakası yoktur. Mehmet Topal defansif orta saha ve stoper oynayabilir, yeri geldiğinde box-to-box oynadığı da görülmüştür. Aslında tam bir box degil de orta sahanın ortasında savunma yönüne rağmen oyun kuran bir oyuncu diyelim. Yani Mehmet'in en ofansif halinde bile mutlaka ana tema savunma.
Montolivo ise tamamen orta sahanın ortasında oyun kurucu pozisyonunda bir isim. Mehmet Topal savunmadan gelen topu şekillenmesi için hücuma gönderir, Montolivo ise o topu alıp hücum şekillendirir, atakları çizer takım için.
Riccardo Montolivo'nun defansif yönü için örnek vermek gerekirse Arda'nın maç başına üç-beş top kapıyor olmasını ve rakibi zorlayabiliyor olmasını ortaya atabiliriz. Yani Montolivo bir defansif orta saha olarak rahat oynayamaz, sıra dışı yeteneklerini sergilerken, takımı tek başına ayağa kaldıran oyununu oynarken yanında defansif bir arkadaş ister Montolivo. Mehmet Topal ise tam tersine tek başına hücum yönlendiremez, hücumu yönlendirene destek olur Elano'ya yaptığı gibi.
Fiorentina'da Dainelli'nin gidişi ile birlikte kaptanlığa yükselen Montolivo takımın en önemli yıldızı konumuna yükselmiş oldu. Atalanta'da başlayan kariyerinde çoğu kişi adını CM yani yeni adıyla FM serilerinde ezberlemişti. Atalanta'dan Fiorentina'ya geldiği 2005 yılında yavaş yavaş takımın en önemli ismi konumuna gelen Montolivo geçen beş koca sezonda Fiorentina'nın açık ara en hayati oyuncusu konumuna geldi. Montolivo'nun Fiorentina kariyerindeki adımları öyle büyüktü ki 2005'te geldiği takımın liderliğini ele geçirmesi için 2010'u görmesi yetti. Büyük adımlarla gidiyor derken bu kişisel bir görüş değildi, her sezon bir öncekinden çok daha büyük bir adım atarak kariyerini yükselten Montolivo 2007 yılında birçok yıldızın arasında Serie A'da Yılın Genç Oyuncusu ödülünü kazandı.
Örnekleyerek kendisini tanımlayacak olursak da Riccardo Montolivo'nun kendi ülkesinde en benzediği oyuncu hiç şüphesiz Andrea Pirlo. İkisinin yan yana oynadığı ve arkadan Daniele De Rossi ile desteklenen bir İtalya demek tarihin gördüğü en etkili orta saha üçlülerinden biri demek. Pirlo gibi beklenmedik paslarla hucumu şekillendirip bir anda öldürücü bir pasla pozisyonun golle sonuçlanmasını sağlayabilecek bir oyuncu Riccardo. Yine Pirlo gibi çok fazla ve seri oyuncu geçemez; buradaki seriden kasıt Jovetic, Pato gibi alanında uzmanlaşmış gençler tabii. Ancak Pirlo'da olduğu gibi az ama öz bir çalım yeteneği var. Maç içerisinde genelde çalım atıp pozisyonu bitirmekten ziyade pas trafiğini maksimuma taşımak ister bu tip oyuncular. Esas adam olmaktansa esas adamları ayağa kaldıran, takımın gizli yıldızı olmayı tercih ederler.
-bundan sonrası yine sözlükteki konuyla alakalı-
Montolivo'nun Galatasaray'a yakıştırılmasının komik olacağından yola çıkıp bir anda kariyerini, özelliklerini sıralayıverdim. Yazasım varmış demek ki... Sonuç şu ki; Montolivo'nun Galatasaray forması giymesini hayal etmek bile uçuk bir düşünce olur. Riccardo Montolivo, İtalya'da Pirlo ile birlikte en büyük iki oyun kurucudan biri. Kimden bahsettiğimizi iyi bilmemiz gerek. Grella gelir, Stoch gelir, Cahill de gelir buraya, ancak Montolivo olmaz... Montolivo'yu alabilecek takım Pirlo'yu da alır bugün. E Pirlo gelir mi Türkiye'ye?
9.06.2010
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
1 yorum:
Aqulliani ile karşılaştırsak birde, nasıl olur? Liverpool'da box-to-box oldu gibi.
Yorum Gönder