Öyle bir maç izledik ki işin kolayına kaçıp Rijkaard'ı eleştirebilirim. Oyuncuları yerin dibine sokabilirim. Yönetim Kurulu'nu da bu hedef tahtasının ortasına oturtabilirim.Böyle bir sürü yorum okuduk bugün, yarın da okumaya devam edeceğiz. Perşembe günü oynadığımız Karpaty maçında Aykut'tan Arda'ya kadar bir çok eleştiri de bulundum, 3 günde ne değişti bakalım.
Rijkaard'dan başlayayım. Sakatlıktan yeni çıkan Cana-Elano ikilisi kulübede. Kulübede olan her adam oynamaya hazırdır sığlığına girenler, geçtiğimiz sezon ASY'deki Fenerbahçe maçında Arda'nın o ağrılarla oyuna girmesini eleştirmişlerdi. Mecburen, elinde olan Barış-Ayhan-Sarp üçlüsüyle çıktı. Bazılarımız kimi zaman (ben de dahil) Musa var, Barış'tan iyi, Sarp'tan eksiği yok gibi yorumları yaptık ama işin realitesini Mehmet Batdal'ın forvet oynadığı zaman ne kadar etkisiz kaldığını gördük. Takım şu durumdayken oyuncu tercihleri sorgulayacağımız en son şey bence. Oyuncu değişikliği için geç kaldığını söyleyebiliriz en fazla, ama bu da onun tercihi. Doğru-yanlış tartışılır, hata diyemeyiz.
Oyunculara geçersek Ali Turan dahil hepsini toparlamış gördüm. Arda'nın kafasının nerede olduğunu bilemiyoruz. Uzayın derinliklerinde bir yerde olsa gerek. Arda sorunlarını çözene kadar sahada nerede olursa olsun bu şekilde oynamaya devam edecek, bu aşikar. Ayhan'ın olumlu bir pası yok, 3 senedir bildiğimiz gibi. Sarp-Barış ise ne oldukları belli, yapabilecekleri sınırlı. Mustafa'ya neden sırtın dönükken 2 kişinin arasından boştaki adama topu vermiyorsun diyemeyiz. Kewell-Baros yine skora isyan eden adamların başında geliyordu, Servet-Neill hızlı ve bence ligin en süratli forvet hattına karşı iyi durdular. Ufuk'un toplar üstüne mi geldi yoksa iyi mi yer tuttu bilemiyorum.
Yönetim Kurulu ise şu güne kadar hep eleştirdiğim, maçtan sonraki açıklamalarıyla da kızdığım kesimdi. Yalnız taraftarın yersiz "Abdul-Kader Keita" ve "Shabani Nonda" tezahüratları beni yönetime yaklaştırdı. Adnan Sezgin'e söylenenler, Haldun Üstünel seslerini bir nebze anlasam da, şu gönderilen oyunculara yapılan tezahüratları anlamıyorum. Kewell kalsın diye yırtındık, gönderilen oyuncu Nonda olması gerekiyordu bu durumda. Keita ise kalan taksitleri de hesaplarsak 14-15 milyon Euro arası bir fiyata gitti. Şu takımda 14 Milyon Euro teklif edildiğinde satılmayacak oyuncu yok. Kimse bana değerlerden, işte yerini dolduramayacaksak oyuncu satılmaz gibisinden laflar etmesin. Neden lisanslı ürün alıyoruz o zaman keriz gibi ? 90 TL bir formaya vereceğimize aynısını 30-40 TL'ye alabiliyoruz. Biraz gerçekçi olalım. Bu zamana kadar transfer yapılamaması bir hatadır. Bunun sıkıntısının da ekonomik olduğu aşikar. Bu yüzden de fazla yüklenmemek lazım.
Tam toparlayamıyorum ama gidişat puan durumunda görülen "0" kadar iç karartıcı değil. Mücadele ediyoruz, şanssızız. Şansın bizim yanımızda olduğu gün güzel bir galibiyetle yükselişe geçeceğimize dair inancım var. Yönetim-Futbolcu-Taraftar şu ruh halindeyken oynanabilecek en iyi oyunu oynadık ve kaybettik.
Hakemden bahsetmeden geçeceğim zira ben maçta hakem göremedim.
9 yorum:
Bilinçli bir yazı olmuş ama tırnak içinde "ayhanı" çok beğendiğimi söylemek zorundayım dörtdörtlük değildi ama gayet iyiydi.
Bugünkü yorumların, eleştirilerin, herkesi yerin dibine sokmanın tek sebebi, uzun süredir süren kötü gidişten sonra, önemli bir maçta mağlubiyet alınmasıdır. Yoksa tek başına bu maçı değerlendirirsek, bence takım fena değildi. Hele hele Rijkaard'ı eleştirmek, hiç doğru değil. Adam, bu kadroyla oynatabileceği en iyi futbollardan birini oynattı.
Klasik olacak ama Ayhan'la, Mustafa Sarp'la, Barış'la bu kadar.
ne zaman kritik bir maçı almayı başarıcaz çok merak ediyorum.kırılma noktası olan bütün maçlarda bunun stresini kaldıramıyoruz galiba.o işi en iyi fener yapıyo maalesef.
Ekonomik nedenlerden dolayı transfer yapamıyoruza katılmıyorum hadi onu geçtim 2 trilyon para için neden uğur uçar satıldı ? Bu kadar mı ihtiyacımız vadı 2 trilyona.Transfer konusunda o yada bu sebepten dolayı berbat bir yol izliyoruz.Bu ortada bunun çözülmesi lazım yoksa bu şekide gelecek şampiyonluktanda hayır gelmez çünkü seneyede aynı şeyleri yapacaklar.
bence de dün takım gayet iyiydi ve yine sadece saçma sapan 2 gol yiyerek yenildi. bu nedenle ben de geleceğe ümitle bakmaktayım... maç sonucu beni üzen şey iki de sıfır çekmek değil de bu kadar pozisyona girip bu kadar iyi oynanan maçın (özellikle ilk yarı) haybeye kaybedilmesiydi.
ayhan ağzıyla kuş mu tutacak kendini beğendirmek için
85 kez topla buluşmuş 72 kez isabetli pas vermiş daha ne yapsın
Baros, Ayhan'ın 2 asistini yedi onlar gol olsa "yıllanmış şarap misali" falan denecekti
''Bu zamana kadar transfer yapılamaması bir hatadır. Bunun sıkıntısının da ekonomik olduğu aşikar. Bu yüzden de fazla yüklenmemek lazım.'' yorumuna kesinlikle katılmıyorum. Bu düşünceden de bir an önce ayrılmakta yarar var. Geçtiğimiz yıl kongre oldu ve bu kongreyi Adnan Polat yönetimi kazandı. Tekrar. İlk kez değil. Keita ve Elano'ya o bonservisler veren, o kontratları yapan, Rijkaard ile yıllık 3 milyon euro'ya anlaşan Adnan Polat yönetiminin ta kendisiydi. O zaman ekonomik sıkıntılar yoktu da bu sene mi ortaya çıktı. Bu kadar mı vizyonsuz geleceği görmekten bihaber profesyonel yöneticilerimiz var. 3 yaşındaki çocuk bile bu kadar masrafın üstüne takım şampiyon olsa bile elde edilen 10-15 milyonluk bir gelirin harcamaları karşılayamayacağı ve yeni sezon yapılanması için yeterli olamayacağını bilir. Bir yönetim bunu hesap edemiyorsa zaten yönetemiyor demektir.
Aslantepe: Tabi ki o transferleri Adnan Polat yönetimi yaptı. Ama hesaba katmadıkları bir şey oldu. Şampiyonlar Ligi'ne katılamadık. Budur yani asıl sıkıntı. Ben açıkçası Pino-Cana transferlerini bile beklemiyordum şu durumdayken.
Ayhan eleştirilerini anlamakta güçlük çekiyorum. Adam 20'lik genç gibi yırtınıyor. Görevi de belli neticede. Defansın önünde oynayacak, becerebilirse top kesecek, sonrada o topu basitçe kullanacak. Rjkaard da zaten Ayhan'ı aralara top atsın şov yapsın diye sahaya sürmüyor.
Yorum Gönder