Rusya'da daha önceki yıllarda olduğu gibi (tekrarı 1 dakikada izlenebilen GP mi olur arkadaş?) oldukça sıkıcı bir GP izledik. Üstüne detaylı konuşulacak, akıllarda kalacak tek bir şey oldu. Valtteri Bottas'ın ilk GP zaferi. Fin pilot ilerleyen yıllarda Mercedes'in bir numarası olursa "yaa işte sıkıcı bir Soçi yarışında üçüncü başlayıp ilk turda öne geçip ilk galibiyetini almıştı" diye ufaktan şov yapılır o kadar.
-Sıralama turlarında Vettel ve Raikkonen'in ilk iki sıraya çökmesi Ferrari için yıllar sonra gelen önemli bir başarıydı ancak startta Bottas iki isimden de iyi çıkış yaparak onları ekarte etti.
-Fernando Alonso bu sefer yarışa bile başlayamadı, formasyon turu biterken aracı kenara çekti.
-Sauber bir kumar oynadı ve 2018'den itibaren Honda ile çalışacağını açıkladı. Kağıt üstünde iki taraf için de avantajları olan bir anlaşma. Sauber bir yıllık Ferrari motorundan güncel bir Honda motoru kullanmaya geçecek. Finansal açıdan avantajları olacak. Honda daha fazla veriye erişme imkanı bulacak, test imkanları artacak. Ancak pratikteki McLaren'i görünce Sauber'in oynadığı kumar büyük risk taşıyor.
-McLaren, Vandoorne'a yarışı bitirtmeyi başararak (ki daha sıralama turları gelmeden, 4. yarışta 5. güç ünitesine geçtiği için 15 sıra cezası almıştı) bu sezon ilk damalı bayrağını görmüş oldu.
-Lance Stroll da yarış başında attığı spine rağmen kariyerinin ilk damalı bayrağını gördü.
-Grosjean ve Palmer ilk turda kaza yaparak yarış dışı kaldılar. Grosjean için zaten kötü bir hafta sonuydu, sürekli aracıyla problemler yaşıyordu. İlk turda güme gitmesi akıl sağlığını korumasına yardımcı olmuş olabilir.
-Bahreyn'deki Verstappen'den sonra burada da Ricciardo arka frenleriyle problem yaşadı ve yarış dışı kaldı. Red Bull'un Barcelona'da B araç denen büyük güncellemelerle yeni bir araca geçeceği konuşuluyor. Şu an kendilerinden beklenen performansı gösteremiyorlar, ne Ferrari'yi ne Mercedes'i zorlayabiliyorlar. Kimse her yarış kafaya oynamalarını beklemiyordu ama zaman zaman podyum sırasını tehdit etmeleri gerekiyor.
-Adamım Verstappen startta beşinciliğe oturup etliye sütlüye karışamadan öyle yarışı bitirdi. Ne arkasındakiler ona yetişti ne o önündekilere yetişebildi.
-Hamilton da talihsiz bir gün geçirdi. Aracından istediği performansı bir türlü alamayınca podyum dışında kaldı. Yarış başlarında sürekli bir motor ısısı problemiyle boğuştu.
-Yeni araçlar bu pistte yarışı daha da kötü hale getirdi. Vettel'in yarış sonunda Bottas'a 1 saniye ile yaklaşmasını saymazsak kimse birbirini takip edemedi. Arka sıralarda bile kümelenme olmayınca ilk turdan sonra pistte hiçbir geçişin olmadığı bir yarış izledik. Herkesin Ricciardo'yu geçtiği turu saymıyoruz elbette çünkü fren problemiyle tın tın bir şekilde pite geliyordu.
-Vettel son turda Bottas'ı kovalarken tur bindirmeye çalıştığı Massa kendisine zorluk çıkarınca, bir sonraki virajda Brezilyalıya trafikteki sürücüler gibi "orta parmak" gösterdi.
-Bu sezonki ilk podyumunu görse de Raikkonen'in emeklilik vakti gelmiş. Yarış içinde bir ara "Bottas önünde" dediklerinde "Bottas nasıl önümde?" diye sorunca cevap olarak "Bottas yarış lideriydi Kimi" cevabını aldı.
-Buz Adam lakabını biliyoruz, Finlerin soğukkanlı olduklarını da biliyoruz ama yarıştan sonra Raikkonen'in gidip köşede oturmak yerine Bottas'la muhabbete girmesini beklerdim. Basın toplantısında "bugün en azından bir Fin kazandı" diye gülerek Bottas'ın omzuna hafifçe vurmuş. Bütün duygusal enerjisini oraya sakladı diye düşünüyorum. Vettel ise canayakınlığını konuşturup kısa sürede Bottas'la bol bol sohbet etti.
-İşte yarış içinde konuşacak bir şey olmayınca böyle ufak magazinsel olaylara giriyorum. Hiç de sevmem aslında...
-Yazacak konu da kalmadı. Okuduğunuz için teşekkür ediyor ve Valtteri Bottas'ın ilk galibiyetini tebrik ediyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder