Sonucu saymazsak günün iki olayı var. İlki, Phinney ve Offredo'nun son 1.5 km'ye kadar dayanmaları oldu ki keşke etabı alsalardı o kadar çabadan sonra. 27 ve 30 yaşındaki iki adam da kariyerlerinde ilk kez Tour de France'ta yarışıyorlar. İlk Tour de France'larındaki ilk yol etaplarını almaları muazzam bir hikaye olurdu. Hele Phinney gibi sakatlıklar ve kazalarla sıkça boğuşmuş bir adam için...
Günün diğer olayına gelelim... 30 km kala Sky'da sarı mayolu Geraint Thomas ve bir numaralı favori Chris Froome dahil birkaç kişi yerde kaldı. En önde liderlerini korurlarken en önde yaşanan kaza onları bir anda kaosa soktu. Kazaya karışanlardan en önemli ikinci isim Romain Bardet oldu. Fransızların podyum ve hatta şampiyonluk umudunun yanında takım arkadaşı, yarının favorisi Oliver Naesen de düştü. Bardet, önünde Naesen gibi bir motor olduğundan şanslıydı, hemen peloton'a yetişti. Froome ise takım arkadaşı Knees'in ardında kısa sürede peloton'a tutunsa da bisiklet değişimi için takım aracına geri gitti ve tekrar peloton'u yakalamaya çalıştı. 30 saniye geride kalıp, birkaç km boyunca ekstra bir güç harcadı ama yarışın geleceği için çok da problem değil. Team Sky'ın sarı mayo stratejisi konusunda ilk ipuçlarını gördük etapta. Froome da yetiştikten sonra Kiryienka'yı öne attılar ve kaçan grubu yakalamak için sprint hedefleri olmamasına rağmen bir süre çaba harcadılar. Çünkü Phinney, yakalanmaması durumunda sarı mayoyu alacaktı. Gün sonunda sarı mayo Geraint Thomas'ta kaldı. Sky belki de mayoya baştan sonra sahip olup görülmemiş bir gövde gösterisi yapmanın peşinde. Bekleyelim bakalım.
Sprinte gelirsek, Kittel kazandı ama sonuç listesinde de gördüğünüz gibi tam anlamıyla "herkes oradaydı" diyebiliriz. Olmayan yoktu. Hiçbir favori geri kalmayıp bize son yılların en kalabalık ve heyecanlı finişlerinden birini izlettiler. Mark Cavendish son anda Arnaud Demare'ın arkasında kaldı, muhtemelen ikinci olacaktı, dördüncülükle yetindi. Demare önünü kesti demiyorum zira Demare'ın da kazanabilmek için yana doğru açılması lazımdı. Biraz doğru yolu seçememek oldu Cavendish'in şanssızlığı. Andre Greipel ise her zaman "oralarda" olacağını gösterdi. Sessiz sakin bir şekilde üçüncü oldu. Peter Sagan'ın önde başladığı sprintte 10. bitirmesi biraz garip oldu bence. Etap ortalarında sohbet ettiği Michael Matthews ile arka arkaya bitirmiş oldular. Yine de Matthews-Bouhanni-Sagan üçlüsünün Swift'e geçilmeleri beni biraz güldürdü. Tabii ki ciddiye alınacak bir şey değil, birkaç milimetre ile kaybettiler. Sadece kağıt üzerinde bakıyorum olaya. Elbette kalabalığın arasında değil de başa baş kalsalar Swift'i ağlatarak geri gönderirler.
Gelecekte bu sprinterlerden eksilen olmazsa Paris'e kadar böylesine güçlü, kalabalık ve kıran kırana sprintler izleyeceğiz muhtemelen. Bugün Kittel aldı ama böyle kalabalık bir ortamda kesinlikle tek bir ismin ambargo koyması mümkün değil. Bunu ancak formda bir Cavendish yapar. İlerleyen etaplarda en az üç farklı isimden etap bekliyorum -Cavendish'in formunun iyi olmadığını düşünerek.
3. etapta Belçika klasiklerini aratmayan bir profil var. Etap baştan sona izlenebilecek bir kaos ortamına sahip olabilir. Ara ara yağmur yağma ihtimali de var ki sonlara doğru yağış artarsa bizim bile kalp ritmimiz tavan yapabilir. Herkese iyi seyirler... Bir sonraki etapta görüşmek üzere.
1 yorum:
Dediklerine harfi harfine katılıyorum, 21 günlük yarış takvimlerinin sonunda Parise gelebilecek pedal sayısı üç beş kişi olur, fazlası değil.
Yorum Gönder