Bir günlük aradan sonra beraberiz yeniden. 6. etap o kadar durgun ve sakin geçti ki inanın üç cümleden fazlasını yazamadım. Tam anlamıyla şöyle tarif edebiliyorum: Gittiler, gittiler, gittiler... Biraz daha gittiler... En sonunda sprint oldu Kittel kazandı. Bu kadar. Böyle etapları +200 km yerine 140-160 arası tasarlamak hem güçlü kaçışlara hem de daha hızlı etaplara sebep oluyor. Tour yönetimi biraz heyecanı öldürdü bu kadar uzun iki sprint etabını üst üste koyarak. Neyse ki cayır cayır yanacak, TV karşısında insanı zıplatacak iki yokuş etabı var önümüzde. Hafta sonu gönlümüzü almayı başarıyorlar.
Neyse, 6. etap diyorduk. Çok da bir şey olmadı, sadece iki gün öncesindeki kazayı tekrar izlemekten kıl payı kurtulduk diyebilirim. Demare bariyerlere sıkışıyordu. Sagan-Cav mevzusunun benzeri oldu Demare-Kristoff arasında, sadece dirsek ve tehlikeli itiş kakış yoktu. Cavendish'in dirsek yemeden son anda bariyerden çıktığını düşünün, o işte olan şey. Demare-Kristoff ikilisine "eyvah eyvah" diye odaklanmışken önünde üç dört farklı bomboş sprint çizgisi bulan Kittel boşluğu değerlendirip çocuk oyuncağı gibi aldı sprinti. Başka da bir şey olmadı.
7. etap ise başlı başına ayrı bir yazı olmayı hak ediyor ki zaten görselde de onu kullandım. Sadece Tour de France tarihinin değil, dünya spor tarihinin en yakın finişlerinden birini izledik. Böyle anlarda gelişen teknoloji yüzünden nanometrik farkların bile ölçülebilmesi ve liderliğin paylaştırılmamasına üzülüyorum doğrusu. Teknolojinin bu kadar ilerlemiş hali her zaman mutluluk vermiyor yani. İlk birkaç dakika hemen bir isim açıklanamazken Tour yönetimi Kittel'e verdi etabı. Kittel kazandı dense de Dimension Data, resmi Twitter hesabından "Henüz kesin sonuç gelmedi, ultra çözünürlüklü fotoğraflara göre Boasson Hagen kazandı, onay bekliyoruz" açıklamasını yaptı. Ancak birkaç dakika sonrasında Boasson Hagen'i ikinciliği için tebrik ettiler. Tüm bunlardan ve Kittel yeni yeşil mayo olduktan kısa bir süre sonra ise resmi zaman sponsoru Tissot, "saniyenin on binde üçü farkla Kittel kazandı, metrik fark ise altı milimetre" diyerek tüm tartışmalara noktayı koydu.
7. etapta dikkat çekenler, Demare'ın sprinte hiç girememesi ve Boasson Hagen'in, Cavendish'in domestikliğinden ana sprinterliğe terfi ettiği turda etap kazanacak kadar büyük bir sprint atması oldu. Demare bir açıklama yaptı ama o an mobilde olduğum için söylediklerine odaklanamadım. Özür dilerim bu konuda bir detay yazamadığım için. Gördüğünüz gibi iki dakika ara verip Twitter'dan kontrol etmeye de üşendim. Affettireceğim bu tembellikleri, önümüzdeki iki dağlık etapta. Boasson Hagen'in de bu kadar güçlü olduğunu bilmiyordum. Cavendish sağlam devam etse Renshaw ile birlikte kendisini uçuracakmış demek ki. Şansını kendi kullanıyor ve şimdilik epey iyi. Bu formuna ve gücüne bir etap yakışır, umarım başarır. Keşke Boasson Hagen kazansaydı ve beklentileri yıkıp geçen bir sonuç görseydik. Benim gözümde de çoğu kişinin gözünde de Boasson Hagen bu etabın fahri birincisi oldu gerçi.
Bir de ben bu sprintlerde Degenkolb'ü görememekten rahatsızım. Greipel ve Kittel'in arasına girmeli üçüncü Alman olarak. Keza Kristoff da üstlerde yer almasına rağmen biraz güçsüz kalıyor etaplarda. Kittel böyle giderse kendi ciddi bir hata yapmadıkça her şeyi süpürecek... Bak aklıma Nacer Bouhanni geldi. "Şekilli genç" gibi takılmaktan başka bir işi yok. Kazanın olduğu sprintte en iyi sprintini attı, onu da Demare kapattı, bir daha da görmedik. Neyse bu vasat hakkında daha çok yazıp biricik laptopumun klavyesine daha çok zarar vermeyeyim.
İki günlük sıkıcı ve tatsız, haddinden fazla uzun sprintler geride kaldılar. Şimdi gergin geçecek, alev alev yanacak, acı ve mücadele dolu iki etapta. Genel klasman ateşini iliklerimize kadar hissedeceğimiz iki gün yaşamayı diliyorum. Sonraki etapta görüşmek üzere.
7.07.2017
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder