17 yaşındaki İngiliz motor sporcusu Jordan Cane’in babası Facebook’ta yayınladığı bir mesajla oğlunun sporu bırakma kararına; Formula 1 alt serilerinde sürücülerin yaşadıklarına, fedakarlıklarına ve sporun mali boyutuna ışık tuttu.
Jordan’ın babasından! Öncelikle Jordan’a gönderdiğiniz
destek mesajları için hepinize büyük bir teşekkürler, verdiği karar üzücü olsa
da tamamen saygı ve gurur duyuyorum. Verdiği karara anlam vermekte güçlük geçen
bazılarınız için bir perspektif oluşturmaya çalışacağım ve başlamadan önce
Jordan’ın birkaç yıl daha yarışmaya devam edecek bütçeye sahip olduğunu açıklamak
istiyorum.
Motor sporları spor değil bir iştir, bu yüzden konuya ciddi
olarak yarışmaya devam etmek isteyen her sürücünün karşılaştığı bir iş teklifi
olarak yaklaşalım ancak bu seferlik Jordan’ın durumu hakkında konuşacağım.
Jordan Cane için yapılan yarışçılık teklifi: 14 yaşından
itibaren evde eğitim göreceksin çünkü okulun senin sınavlar için orada olamadığında
desteklemeyecek. Birçok arkadaşını geride bırakacaksın çünkü onları bir daha
asla göremeyeceksin. Özel hayatın olmayacak ve yıllar boyunca yaz tatillerini
özleyeceksin. Yılda 6-8 hafta sonunda yarışacak olsan da yılın 52 haftasını da antrenmana
adamak zorundasın. Haftada 5 gün simülatörde, 5 gün spor salonunda çalışmalı ve
7/24 yiyip içtiğin her şeyi kontrol etmelisin. Sonsuza kadar insanlara ne kadar
iyi olursan ol, iyi bir araç olmadan ve her şey yolunda gitmeden
kazanamayacağını, aldığın sonucun aslında elinden gelenin en iyisi olduğunu açıklayacaksın
ama onlar asla tamamen kavrayamayacaklar çünkü galibiyet almazsan iyi olduğuna
dair bir kabul görmeyeceksin. Yaptığın işi seveceksin ancak yarış hafta
sonlarını etkileyecek kontrolün dışında birçok şey olduğundan eve sık sık hayal
kırıklığıyla döneceksin. Bazı harika arkadaşlıklar edinip güzel insanlarla
tanışacaksın ama bunların on katı kadar da sadece paranı almaya çalışıp söz
vermelerine rağmen sana bir şey vermeyecek insanlar olacak. Kendine olan
inancına rağmen merdiveni tırmandıkça şunu anlayacaksın ki yeteneğinin konuyla
alakası yok, kazanmak için en iyi şansın herkesten fazla para ödemek.
Sakatlanacaksın, muhtemelen hafif sakatlıklar olacak ancak
ciddi bir sakatlık ve hatta hayatını kaybetme riskin de fazlasıyla olacak. Çoğu
durumda da bu senin suçun olmayacak.
Bunu hala okuduğuna seviniyorum çünkü bu yarışçı olmak için
gerekenlere sahip olduğun anlamına geliyor ancak henüz bitirmedim. Bu mükemmel
deneyimi yaşayabilmek için çok ama çok fazla para ödemen gerekiyor.
Seçeneklerin şunlar olacak:
Sezon ve testler için gerçekçi bütçeler:
Formula Ford: 50 bin pound - Birleşik Krallık. 150 bin pound
– ABD.
(En fazla eğleneceğin nokta burası, bundan sonrası git gide
sinir bozacak)
USF2000: 300 bin pound
F4: 250-350 bin pound
BRDC F3: 250 bin pound. 500 bin pound + Carlin ile testler.
Eurocup: 300 bin pound eşekle (sıradan araç) 500 bin pound rekabetçi bir araçla.
GP3: 650 bin pound
Pro Mazda: 500 bin pound
FIA F3: 1.2 milyon pound
INDY Lights: 900 bin pound
F2: 5-6 milyon pound (ama birçokları daha fazla harcıyor)
Indycar: 7 milyon pound
F1: 60 milyon pound, arka sıra aracı için ve belki de takıma
ortak olmanız gerekebilir!
Tamam demek ki paran var belki de sponsor bulabiliyorsun
(sponsorluk da arkadaşınız ya da aile dostunuz değilse olmaz)
Belki burs alabilirsin (ah bekle, dünyada yarışçılarına destek
sağlamayan tek ülkeyiz)
Tamam demek hala ilgileniyorsun, şimdi de muhtemel ödülleri
ve bundan elde edeceğin kariyeri açıklamama izin ver:
Eğer 70 milyon poundunu harcadın ve Formula 1’e ulaştıysan hatırla
ki bu sadece bir sezon için geçerli ve tekrar ödemen gerekecek, belki şansın
yaver gider ve büyük takımlardan birini etkileyerek maaşlı sürücü olabilirsin,
gerçi iyi şanslar muhtemelen Williams sürüyor olacaksın.
Ama endişelenme, eğer bu kadar uzağa gidemiyorsan ve sadece
2-5 milyon pound harcadıysan o zaman Sports Car serilerine geçebilirsin. İyi
sürücüler maaş alır ama gerçekçi olarak şu noktada tek maaş alma şansın bir gentlemen
driver (pay driverın bu serilerdeki ismi,
takıma para ödeyen) ile ortaklaşa
sürmek olur. Onlar tur başına 2-6 saniye daha hızlı olacaklar, asla yarış kazanamayacaksın
ama en azından yarış kariyerin olacak! 100 binin üzerinde maaş alabilirsin ama
gerçekçi olursak daha az olacak ve çok da uzun sürmeyecek.
Özet olarak, normal yaşamından korkutucu derecede vazgeçeceksin,
ciddi sakatlık ya da daha kötüsünü yaşama riskini alacaksın, arkadaşlarının canlarının
yanmasıyla kesinlikle başa çıkman gerekecek. O kadar çok saçmalıkla
uğraşacaksın ki gerçek dışı gelecek, milyon poundlar harcayabilirsin ama dönüş
olarak muhtemelen hiçbir şey kazanmayacaksın ama kazanacak olursan da
yatırımının karşılığı harcadığının %5inden az olacak!
Hala bir akıl hastanesine kayıt yaptırmadıysan devam et ve lütfen
imzala!
İşte bu olayın iç yüzü ancak böyle gerçekleşmiyor, alt
seviyelerde başlıyorsun ve giderek adım adım içine çekiliyorsun.
Ama gerçekten hiçbir pişmanlığımız yok. İşler iyi giderken
fantastikti ve Jordan’ın çok sakin ve olgun bir insana dönüşmesine yardımcı
oldu, onu odakladı. Sokaklardan ve birçok gencin uğraşmak zorunda kaldığı baştan
çıkarıcı şeylerden uzakta tuttu.
O her şeyini verdi ve durumla başa çıkma şekliyle ve
dönüştüğü kişiyle çok gurur duyuyorum.
Eğer bir anlığına bile hayalinin gerçekçi bir gerçekleşme
şansı olsaydı hala yarışıyor olurdu. Sadece, hayattan daha fazlasını istediğine
karar verdi ve onu yarışta başarıya götüren tutkusu şimdi onu farklı fırsatları
değerlendirmeye itti.
Başardıklarıyla gurur duyabilir:
2015 yılında, 14 yaşındayken dünyadaki en genç, profesyonel,
açık tekerlek yarış serileri sürücüsüydü. USF1600 serisinin tüm zamanlar
galibiyet rekorunu kırdı ve açık tekerlek yarış serilerinde kazanan en genç
İngiliz sürücü oldu. 2016’da Mazda Road to Indy serisinde en genç podyuma çıkan
isim oldu. 2017’de F3’te yarışan ve galibiyet alan en genç sürücü oldu.
Eğer buraya kadar okuduysanız demek ki motor sporlarının ya
da Jordan’ın gerçek bir hayranısınız ve size bir kez daha teşekkür ederiz.
Bu yazının orijinali 4
Temmuz 2018’de Facebook’ta Jordan
Cane Racing sayfasında paylaşılmıştır.
Bu çeviri Artemiofranchi.org
dışında kaynak gösterilse dahi izin alınmadan yayınlanamaz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder